Empati nedir? Ne değildir?

Empati deyince herkesin aklına hemen geleni söylüyorum şimdi: “Kişiyi kendi yerine koymak.” diyeceksiniz ama maalesef üzgünüm o değil. “Aaa” diyorsunuz değil mi? Hepimiz araştırınca öyle dedik ama ondan daha güzel açıklayacağım.

Empatik nasıl yaklaşılır?

Bizler duygusal oluşumluyuz. Beynimiz nötr duyguları seçmez. Ya mutluluğu ya da mutsuzluğu seçer. Biz hangi duygunun üzerine yoğunlaşırsak, kaderimizdeki olaylar serüveni de aslında o şekilde seyreder.

Duygular psikolojinin alanına girse de kararlarımızı verirken bir felsefeye başvururuz: Yaşam Biçimimize! Genelde çok büyük işler başaran insanlardan şunu duyarız: ”Duygular, kararları gölgeler.” İşte bu nedir? Cevabınızı duydum: Empati!

Herhangi bir iş peşinde koşarken karşımızdaki insanın duygusuna önem verdiğimizde empati yapmış oluruz. Mesela kendimizi onun yerine koymadık diyelim. Buraya kadar farkındaysanız yaptığımız aslında şu: Karşımızdakinin duygularını kendi kalbimizde yeşerttik. İşte tam olarak bu duygusal transferdir. Empati duygusu aynı zamanda merhamet duygusu içerir. Şu anda felsefenin en derinlerindesiniz. Sizi oradan hemen alıyorum ve soruyorum: “Ne kadar empatiksiniz?”

“Kendinizi sorgulamanızı istiyorum.”

En yakın dostunuz sevgilisinden ayrıldı yanında olmalı mısınız ?Yoksa duygusuzca kendi mutluluğunuzun tadını mı çıkarırsınız ?Eğer ikinci ise siz empatik değil tamamen bencilsiniz arkadaşlar, üzgünüm. Hayatınız boyunca empati yapamazsınız. Bırakın karşınızdaki insanın yerine geçmeyi, kalbinizde onun duygularını yeşertmeyi; maalesef daha çok karşınızdaki insanların kalbini kırarsınız. Küçük bir alıntı anlatmaya yetiyor bazen.

“Hissedemediğin bir şeyi anlayamazsın.”

William Shakespeare

Empati zarar verebilir mi?

Fazla olmadığı sürece hiç bir şey zararlı değildir. Aşırı empati yapmak kimi zaman karşınızdaki duygusuz ve bencil insanlar tarafından duygularınızın suistimal edilmesine neden olur. “Peki, bunu nasıl anlayacağım?” derseniz insanları iyi analiz etmeniz gerektiğini ve herkesin %50 de olsa kararlarının değişebileceğini, doğruluk payı olduğu kadar yanlışlıkları da olabileceğini unutmamalıyız. Hepimiz nihayetinde insanız hata yapabiliriz ama bize zarar verecek hataları iyi kontrol etmeliyiz .

Nasıl mı? İyiyi de kötüyü de tecrübe ederek ama bu demek değil ki tecrübeler bizi %100 doğru yönlendirecek. İlla ki farkında olmadan biz de doğru kararlar alamayabiliriz. Bu noktada paylaşmak istediğim bir söz daha var:

”Tecrübe ile sabit.”

Eğer bu cümleyi kullanmaya başladıysanız dengeli empatiye sahipsinizdir. Bu arada illa ki terslikler olacak. Kalbiniz kırılacak, güveniniz sarsılacak, birileri sizi üzecek ya da siz de birilerini üzeceksiniz. Ama hayat bu! Karalar bağlamak yok. Kendimizi geliştirmeye devam edeceğiz.

Anlamak ve anlaşılmak çok güzeldir. İşte bu yüzdendir ki empati yeteneği gelişmiş insanlar yargılamadan “Seni anlıyorum, doğru söylüyorsun” diyebilirler. Tecrübe, yaşantılar ve gelişimle güzel günlere!

Esen ve empatik kalın sevgiler.

Kronik Mutsuzluk yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.