Hayat.

“Hayat, siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir.” demiş John Lennon. Ne de güzel söylemiş değil mi? Kim bilebilirdi 2020 senesinde bir virüsün pandemiye sebep olabileceğini? Ya da bundan 50 sene önce bugünkü teknolojik gelişmeleri kim öngörebilirdi? Yahut şen şakrak neşe dolu bir gecenin depremle sarsılabileceğini kim yatağına yattığında bilebilirdi? Haydi bunlar fazla makro düzeyde toplumsal ve doğal afet meseleleri olsun.

Daha mikroya insan yaşamına inelim. Eğitim-kariyer macerasına başlarsınız yarıda bırakmanız gerekebilir ya da bir gereklilik olmasına da gerek yok vazgeçmek, yeni bir yol çizmek isteyebilirsiniz. Büyük şehirde yaşarsınız küçük bir kasabaya atanabilirsiniz ya da özgür iradeniz size oraya git der. Bütün hayat planlamanızı atıyorum işinize ve aylık gelirinize göre yaparsınız bir de bakmışsınız işsizsiniz. Tam tatile gitmek üzere yola çıkarsınız kara haber gelebilir. Bir saat önce birlikte kahve içtiğiniz bir yakınınız gecesinde hayata gözlerini yumabilir. Beklenmedik bir hastalık ortaya çıkabilir. Askere uğurladığınız nişanlınız şehit düşebilir. En can arkadaşınız bir anda düşmanınız olabilir.

Hayalleriniz hayal kırıklıklarına dönüşebilir, inandıklarınız, beklentileriniz değişebilir.

Hayat, değişkenlerle doludur. Belirsizdir. Durumlar değişebilir, insanlar dönüşebilir. Hal böyle olunca planlar da suya düşer.

Ama biz yine de bütün bu hayat gerçeklerine rağmen plan yapmaktan vazgeçemeyiz. Çünkü belirsizlikler kaygıya yol açar. Güvenli, bildik sular ararız. Düzene tutunma ihtiyacı duyarız ki kaosta kaybolmayalım, zaman çizelgesine uygun bir şekilde yaşayıp gidelim. Bu düşünceler daha doğrusu gerçekler de aklımıza hiç gelmesin ya da minimum düzeyde gelsin diye.

Doğduk-büyüdük-okuduk-mezun olduk-evlendik-çoluk çocuğa karıştık-akabinde torun torba sahibi olduk ve şayet sağlıkla hayatta kalırsak 65 yaş sonrasına emeklilik planları yaparak göçüp gittik.

Bütün hayatı bu kurgu üzerine inşa ederiz. Bir taş bile yerinden oynamamalıdır. Toplumun öğrettiği yaşantı modeli budur. Belirsiz hayatı belirli bir çerçeveye oturtup garanti altına almak. Ne kadar da gerçekdışı oysa. Ve ama bu çizelgeye sadık kalmazsanız siz norm dışı kalırsınız. Aksi kabul edilemez ve dışlanırsınız. Ya dışlanmayı göze alırsınız ya hayatı size getirdikleriyle kabul edip akışta yaşamayı seçersiniz ya da kurgulanmış plan dahilinde -yine de başınıza gelmesi muhtemel belirsizliklere rağmen- plana sadık kalmayı tercih edersiniz.

Hayat, belirsizdir. Bunu kabul edip kaosun içinde de yaşayabilme becerisi geliştirmek kişiyi güçlü kılacak olandır.

Sevgiyle.

İdil

Diğer yazılar için: https://kafaseslericom.wordpress.com/author/idilguneysimsek/